Ege Üniversitesi (EÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısmı tarafından Cumhuriyet’in 100 Yılı Aktiflikleri kapsamında “Kazı ve Araştırmalar Sempozyumu”nun açılışı gerçekleştirildi. EÜ Edebiyat Fakültesi Nuri Alım Konferans Salonu’nda açılışı yapılan sempozyuma, Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Ayönü, Arkeoloji Kısım Lideri Prof. Dr. Hüseyin Cevizoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
EÜ Arkeoloji Kısmından “Kazı ve Araştırmalar Sempozyumu”
Ege Üniversitesi (EÜ) Edebiyat Fakültesi Arkeoloji
Bölümü tarafından Cumhuriyet’in 100 Yılı Aktiflikleri kapsamında “Kazı ve
Araştırmalar Sempozyumu”nun açılışı gerçekleştirildi. EÜ Edebiyat Fakültesi
Nuri Alım Konferans Salonu’nda açılışı yapılan sempozyuma, Edebiyat
Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yusuf Ayönü, Arkeoloji Kısım Lideri Prof. Dr.
Hüseyin Cevizoğlu, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.
Sempozyumun açılışında konuşan Dekan Prof. Dr. Ayönü, bu tarz
sempozyumların bir gelenek haline dönüştürülmesinin planlandığını belirtti.
Prof. Dr. Ayönü “Ege Üniversitesi Arkeoloji Kısmının öğretim üye ve
elemanlarının yürütücüsü ya da yöneticisi olduğu hafriyat, yüzey araştırması ve
araştırma projeleriyle ilgili kapsayıcı bir aktiflik en son 2019 yılında
gerçekleştirilmiştir. Pandemi sürecinin tesiriyle kısım öğrencileriyle, hocaların
kazılarla bağlarının zayıflaması, aslında bu sempozyumun yine yapılması
konusundaki en büyük motivasyonu olmuştur. Öncelikle kısım öğrencilerimizle
yürütülen aktüel hafriyat ve araştırmaları tanıtmayı ve anlatmayı hedefleyen bu
sempozyumun tıpkı vakitte bir gelenek halinde makul dönemlerle yapılması
planlanmaktadır” dedi.
Prof. Dr. Ayönü, “Ege Üniversitesi Arkeoloji Kısmı, köklerini sağlam
temellerden alan bir gelenekle Anadolu’nun pek çok yerinde ve yurt dışında kazı
ve araştırma yürütmektedir. Sempozyum kapsamında; İzmir’in tarih öncesi
yerleşimleri Yeşilova ve Yassıtepe Höyükleri, Neolitik bir yerleşim olan Ege
Gübre ve Eski Smyrna, yeniden İzmir’de yer alan Klatos Kutsal Alanı, Metropolis,
Karaburun Yarımadası, Balıkesir Antandros, Denizli Beycesultan ve Ekşi
Höyük, Şanlıurfa Gürcütepe ve Siirt vilayetinde yürütülen hafriyat ve araştırmalarına yer
verilecektir. Birebir vakitte kültürel miras, seramik ve amphora araştırmaları
gibi kısım öğretim üye ve elemanlarımızın yürüttüğü projelerde bu kapsamda
değerlendirilecektir” diye konuştu.
EÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Kısım Lideri Prof. Dr. Hüseyin
Cevizoğlu ise “ Bu aktiflik tam da Cumhuriyetimizin 100 yılında tekrar
akademiye dönüşümüzün ruhunu tabir ediyor. Bu çerçevede, daima birlikte
Cumhuriyetin 100 yılını kutlamanın ve kısmın akademik ruhunu ikinci
yüzyıla taşımanın memnunluğunu yaşıyoruz. Bizim bu sürece katkımız da bu türlü bir
etkinlikle söz bulmuştur” dedi.
“Bölümümüz dünya arkeolojisinde kıymetli bir pozisyonda bulunuyor”
EÜ Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü’nün tarihi gelişiminden
bahseden Prof. Dr. Cevizoğlu “1962 yılında Arkeoloji Enstitüsü olarak kurulan,
1994 yılında iki anabilim koluna bölünen bu kürsü, yarım asırdan fazla bir süreç
içinde Türkiye ve dünya arkeolojisinde çok kıymetli bir pozisyona yükseldi. Bunda
bölümümüzün idealist, kendini devamlı yenidünya kıymetlerine uyum
sağlayabilmesinde aramak gerekir. Yürüttüğü bilimsel projelerle tanınır bir
saygınlık kazanmıştır. 2000’li yıllardan sonra kısmımız, Balogna Süreci,
Ardından Akreditasyon ve Araştırma Üniversitesi olma yolunun da içerdiği
büyük bir değişimin içine girmiştir” dedi.
“Kültürel mirasın korunmasına bilimsel katkı sunuyoruz”
Prof. Dr. Cevizoğlu “Bölümümüz bir yandan akademik toplulukta yer
kazanma uğraşındayken, öteki yandan çalışma alanında arkeolojinin etik
değerlerini muhafaza yolunda farkındalık yaratmaktadır. Artık aktüel bilimsel
tartışmaların değişmez bahisleri ortasına giren iklim, etraf, insan ilgileri, doğa-
insan-kültürel miras birlikteliği ve kültürel mirasın sürdürülebilirliği konularında
da çalışmaya ve katkı sağlamaya başladık. Kısmımız akademisyenleri,
bölgemizde kültürel mirası korumak için birçok bahiste kültür elçisi oldu.
Seramik çalışmaları konusunda ihtisaslaşan kısmımızın bahisleri içinse
Cumhuriyetin ikinci yüzyılında insan-doğa alakası, su, iklim, güç ve arkeolojik
mirasın sürdürülebilirliği üzere yeni bahislerin da girmekte olduğunu
görebiliyorum. Kısmımız kozmik pahaları temel alan bu misyon ile akademi
yolunda yürümeye devam edecektir. İşte bu iki gün boyunca üstlendiğimiz
görevleri burada paylaşacağız” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
